Gidiyorsun Biliyorum

Gidiyorsun biliyorum. 
Küçük ve kýrýk adýmlarla uzaklaþýyorsun yanýmdan.
 Ürkek bir keçi yavrusu kadar sessiz, gidiyorsun. "Kaçar gibisin" diyesim geliyor. Gözlerinde yabancýsý olduðum, tanýmlayamadýðým karartýlar dolaþýyor.
Buðulu bakýyorsun. Daha önce hiç duymadýðým kelimelerle,
 senin olmayan cümlelerle konuþuyorsun. Anlayamýyorum. 
Sana benzemiyorsun uzun zamandýr. 
Yeni ve tedirginsin. Hangi aðacýn, hangi dalýnda daha güvende olacaðýný bilemeyen bir saka kuþu kadar cýlýz darbelerin. 
Uçamýyorsun. 
Böylesin. Ne söyleyebilirim ki.... 
Kendi seçimin... 
Kendi doðrun... 
Öyle olsun... Git.... 
Git, dünyanýn bütün aðaçlarýnýn gölgesinde tek baþýna otur.
 Kimselerin bilmediði þarkýlar söyle, sesine baþka sesler katýlmasýn.
Yaný baþýna düþen yapraða aldýrma, 
gagasýyla avucunu týkýrdatan kavuniçi kanatlý kuþa 
kýrýntý atma, göle taþ atma.... 
Yapabilirsen yap bunlarý..... 
Deðiþ... 
Ne istiyorsan öyle olsun. 
Rüyalarýný kimseye anlatma, kimselere endiþelenme. 
Dað yamaçlarýnýn, adýný bilmediðin sessiz çiçekleri hep "adýný bilmediðin çiçekler" olarak kalsýn. Kitap sayfalarý arasýna papatya koyma, kurutma, gün gelip kimselere kuru çiçeklerle tazelenen sevgiler uzatma. 
Bunu hayalini bile kurma. 
Küçük sürprizler düþünme sözgelimi. 
Bir balýk kadar sessiz ol. Tanrý kadar yalnýz. 
Senin yaþamýn, ne söyleyebilirim. 
"Geçecek" demekten, beklemekten baþka ne gelir elimden.
 Sabrederim. 
Umutlanýrým. 
Kendimi oyalarým. 
Yalnýz kalmak istiyorsan buna bir þey diyemem. 
Ama ben ne olacaðým? 
Kimsesiz kalacaðým. Ýþte söylüyorum sana. Sözümün içinde bir yerlere koy. 
Sakla. 
Ve inan. 
Çekip gideceksin, bunu anladým.
 Hatta belki "gittin" bile.
 Ben yeni yeni anlýyorum.
En son ne zaman bakmýþtýn gözlerime ve en son ne 
zaman göz bebeklerimiz karýþmýþtý birbirine. 
Ah dilimin ucuna neler geliyor! Söylemekten ürküyorum.
Sana olacaklarý, düþünüyorum, ürküyorum.
Bana olacaklarý düþünüyorum... 
Ýþin içinden çýkamýyorum.
 Buna deðer mi diyorum... 
Deðmez, biliyorum. 
Çünkü biliyorum.
 Çekip gitmek insaný nasýl yaralar biliyorum. 
Nasýl yalnýz ve kimsesiz kalýyor insan. 
Nasýl gecelerin karasý yüreðini sývýyor, nasýl gözlerine mil çekiliyor biliyorum. 
Þimdi yüreðime çöreklenmiþ acýnýn her zerresini
 yeniden tadarak gidiþini seyrediyorum. 
Üstüne "seviyorum" yazdýðým bir kaðýttan sandal
yapýyor, dereye býrakýyorum. 
Ýster yüzsün, ister batsýn, ister bir çalýya takýlsýn o kaðýt sandal hep derenin bir yerinde olacak biliyorum. 
Ancak böyle rahatlýyorum... 



ASLI M.



 

http://